İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Gezi Parkı davası kapsamında tutuklu bulunan Tayfun Kahraman hakkında Anayasa Mahkemesi’nin verdiği “hak ihlali” kararına direndi. Mahkeme, yeniden yargılama talebini reddetti.
Mahkeme, Anayasa Mahkemesi’nin kararının yeniden yargılama gerektirmediği ve esas incelemenin olağan yargı yollarında yapılması gerektiği yönünde hüküm kurdu.
AYM İLE YEREL MAHKEME ARASINDA 'YETKİ' GERİLİMİAnayasa Mahkemesi, Ekim ayında açıkladığı kararında, Tayfun Kahraman’ın Anayasa’nın 36. maddesi kapsamında güvence altına alınan adil yargılanma hakkının ihlal edildiğine hükmetmişti. AYM kararında, “Delillerin değerlendirilme biçimi ve mahkeme gerekçelerinin yeterliliği bakımından ihlal tespiti” yapılmış, dosyanın yeniden yargılama yapılması için yerel mahkemeye gönderilmesine karar verilmişti. |
‘BARİZ HATA VE KEYFİLİK YOK’
Ancak İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, AYM’nin ihlal kararına ilişkin gerekçeyi değerlendirerek yeniden yargılama talebini uygun bulmadı.
Mahkeme kararında, Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin ve ilk derece mahkemesinin gerekçelerinde “bariz takdir hatası veya keyfilik bulunmadığını” belirtti.
Kararda şu ifadeler yer aldı:
“Gerek mahkememizin gerekse Yargıtay 3. Ceza Dairesinin kararlarındaki detaylı gerekçeler dikkate alındığında, sanık tarafından ileri sürülen iddiaların mahkemelerce delillerin değerlendirilmesi ve hukuk kurallarının yorumlanmasına ilişkin olup mahkeme ve Yargıtay kararlarının gerekçelerinde bariz takdir hatası veya açık bir keyfilik oluşturan bir hususun bulunmadığı anlaşılmaktadır.”
AYM ‘SÜPER TEMYİZ’ MAHKEMESİ DEĞİL
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, kararında ayrıca Anayasa Mahkemesi’nin bireysel başvurular kapsamında “süper temyiz” mercii olmadığına vurgu yaptı.
Kararda, AYM’nin kararlarının Yargıtay ve ilk derece mahkemelerinin takdir yetkisini sınırlayamayacağı, sadece temel hak ihlallerinin tespitiyle sınırlı inceleme yapabileceği kaydedildi.
Mahkeme, bu kapsamda AYM’nin kararının “delillerin yeniden değerlendirilmesini gerektiren bir durum oluşturmadığı” sonucuna vardı.
Mahkeme kararında şu ifadelere yer verildi:
“İlk derece mahkemeleri tarafından verilen kararların esas yönünden adil olup olmaması, bireysel başvuru incelemesine konu olamaz. Anayasa Mahkemesinin görevi, Yargıtay ve ilk derece mahkemelerince yapılan değerlendirmelerin ve varılan sonuçların hukuka uygunluğunu denetlemek değildir. Belirli bir davaya ilişkin olarak delilleri değerIendirme ve gösterilmek istenen delilin davayla ilgili olup olmadığına karar verme yetkisi esasen ilk derece mahkemelerine aittir. Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda, olağan kanun yollarında incelenmesi gereke konularda inceleme ve değerIendirme yapılamaz. Zira Anayasa Mahkemesi temyiz veya istinaf mercii değildir. Anayasa Mahkemesi ‘süper temyiz’ mahkemesi de değildir.”
‘AYM’NİN YAPTIĞI YETKİ GASPI’
Ağır Ceza Mahkemesi, kararında ayrıca AYM’nin bireysel başvuru kararlarıyla yargılama mercilerinin yetki alanına girdiğini belirterek, bunun “yetki gaspı” niteliğinde olduğunu savundu.
Metinde, Anayasa Mahkemesi’nin “yargılamanın esasına ilişkin konularda karar veremeyeceğinin” altı çizildi
YENİDEN YARGILAMA YOK, TUTUKLULUĞA DEVAM
Kararın sonuç bölümünde; infazın durdurulması, sanığın tahliyesi ve yeniden yargılama yapılması yönündeki taleplerin reddedildiği belirtildi. Tayfun Kahraman hakkındaki 2021/178 Esas, 2022/178 sayılı ilamın infazının devamına hükmedildi.
TAYFUN KAHRAMAN KİMDİR?
Tayfun Kahraman, TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi eski başkanı olarak tanınıyor. 2013 yılındaki Gezi Parkı kalkışmasında Taksim Dayanışması’nın sözcüleri arasında yer aldı.
Gezi Parkı eylemleriyle bağlantılı davada 25 Nisan 2022 tarihinde “hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım” suçlamasıyla 18 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Yartgıay 3. Ceza Dairesi, Kahraman'a verilen 18 yıl hapis cezasını onadı.
Kaynak: HABER7.COM
#ESHAHABER.COM.TR #haber #gündem #sondakika #news #press #worldnewsEditor : BİROL ÖZ