
ABD’nin her alanda yaşadığı krizler ve küçülme gerçeğinin Trump’ı çılgın hamlelere ve geri adımlara zorlarken, ülkede silah endüstrisinden sonra en çok kollanan sektör konumundaki sinema alanında da sorunlar bitmediğinin altını çizen Aydınlık Gazetesi yazarı Tunca Arslan " ABD’nin yumuşak gücü niteliğindeki Hollywood’un dikkat çekici bir kan kaybı yaşadığı gözlenirken, belki henüz panik butonuna basılmış değil ancak alarm zillerinin çaldığı bir gerçek. Alınması düşünülen önlemlerin ise stratejik olmaktan uzak kaldığı-kalacağı rahatlıkla söylenebilir." ifadelerine yer verdi.
Tunca Aslan yazısının devamında şu ifadelere yer verdi:
Hollywood deniz aşırı rekabet ve üretimdeki daralmayla boğuşurken, geçen pazartesi günü açıklanan verilere göre 2025’in ilk üç ayında Los Angeles stüdyolarındaki çekimler geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 22 düşmüş durumda. Türlere göre baktığımızda, televizyon yapımlarında yüzde 30,5, uzun metrajlı film yapımlarında ise yüzde 29’luk bir daralma söz konusu. Bir stüdyo yetkilisine göre bu düşüş, küresel üretim kesintisinin ve Hollywood’un rakip bölgelere yönelik iş kaybının bariz bir sonucu. Şimdilik önerilen ilk çözüm ise daha rekabetçi hale gelebilmek için vergi teşviklerinin artırılması. Yani Hollywood’un rekabet gücünün zayıfladığı, bizzat Hollywood tarafından dile getiriliyor. Küresel pandemi, yazar ve oyuncuların grevi, yayıncılık hizmetlerindeki maliyet artışı gibi etkenlerin Hollywood’da yarattığı sarsıntı halen sürüyor ve bitecek gibi de değil. Şaşaalı Oscar ödül törenlerinden çıkan sonuçların artık hiçbir heyecan yaratmaması ve ödül alan filmlerin giderek zayıflaması, geçmişte olduğu gibi tüm dünyada ilgi gören “büyük anlatıların” ortaya çıkmaması ve orta yaş grubunun sinema salonlarından çekilmesi de sonuçlar arasında sayılabilir.
HİNDİSTAN, ÇİN, GÜNEY KORE
Hollywood küçülürken madalyonun diğer yüzünde ise büyüyen bir dünya sineması var. Örneğin Hindistan sineması (Bollywood) halen dünyanın en büyük film üreticisi. Yılda 1500’den fazla film yapılıyor ve dünyaya açılım sürüyor. Türkiye televizyonlarındaki Hint yapımı dizilerin sayısının artması da bunun göstergelerinden biri. Bollywood, Hollywood gibi küçülmüyor, tam tersine büyümeye devam ediyor.
Çin’de uzun yıllardır yerli yapımlar gişede Hollywood yapımlarını geride bırakıyor. Çinli sinemaseverler öncelikle yurtseverlik mesajları veren Çin yapımlarını tercih ediyor ve iç pazar daima canlı tutuluyor. Yapım şirketlerine sağlanan devlet desteği, bilet fiyatlarının ucuz olması, Hollywood filmlerine kota uygulanması ve yılda sadece belirli sayıda yabancı filme izin verilmesi gibi etkenler Çin sinema sektörünün dünyada ikinci sırada olmasını sağlıyor. Çin sinemasının Cannes, Venedik, Berlin gibi saygın Batılı film festivallerinin gözdesi olmayı sürdürdüğünü de belirteyim.
Son beş-altı yılda karşımıza çıkan gerçeklerden biri, dünyanın artık daha fazla Güney Kore filmi ve televizyon dizisi seyrettiği. Sinema sektörünü kültürel ihracat gücü olarak gören bu ülke, Oscar kazanan “Parazit” ve küresel çapta etki yaratan “Busan Treni” gibi filmlerle dünya çapında daha geniş kitlelere seslenmeye başladı. Çoğu Batılı şirketler tarafından taklit edilen kaliteli senaryolar, kültürel özgünlük, başarılı pazarlama stratejisi ve devlet politikası sayesinde Güney Kore, dünya genelinde yükselen yeni bir yıldız niteliğinde.
NİJERYA SİNEMASININ ATAĞI
Dördüncü olarak sırada şaşırtıcı bir ülkeden, Nijerya’dan söz etmek gerek. “Nollywood” olarak da adlandırılan Nijerya sineması dünya çapında film üretimini artırıyor ve dikkat çekici bir büyüme gerçekleştiriyor. Ucuz yapım koşulları, ilgi çekici yerel hikâyeler, Netflix, Amazon Prime gibi platformların Afrika içeriklerine daha fazla yatırım yapmaya başlaması, yoksul ülke Nijerya sinema atağının başlıca nedenlerinden.
Ortadoğu, Orta Asya ve Balkanlarda ilgi gören televizyon dizileri ve yabancı örnekleri geride bırakan komedi filmleriyle iç pazarda güçlü Türkiye ve Meksika, Brezilya, Endonezya, Vietnam gibi ülkeler de küçülen Hollywood’un büyüyen rakipleri olarak sıralanıyor.
#ESHAHABER.COM.TR #haber #gündem #sondakika #news #press #worldnewsEditor : Eshahaber