Dünya

İsrail açlığı silah gibi kullanıyor: Gazze'de bir kaşık pilav için 5 saat kuyruk!

İsrail, Gazze Şeridi’ne 50 günü aşkın süredir insani yardım girişine izin vermiyor. Gazze’de kıtlık sürerken Uluslararası Adalet Divanı dün İsrail’in Gazze’ye yardım sağlayan BM’ye bağlı UNRWA’ya getirdiği yasağı masaya yatırdı.

İsrail açlığı silah gibi kullanıyor: Gazze'de bir kaşık pilav için 5 saat kuyruk!
29-04-2025 19:02

Gazze Şeridi 2 Mart’tan bu yana İsrail’in uyguladığı insani abluka ve 18 Mart’ta yeniden başlayan saldırılarla tam bir ölüm kapanına dönüşmüş durumda. Uluslararası toplum bölgeye insani yardımların tekrar girişi ve savaşın sona ermesi için İsrail üzerindeki baskıyı arttırmaya çalışsa da Gazzeliler her gün yeryüzünde cehennemi yaşıyor. Fransız haber ajansı AFP’ye konuşan Gazzelilerin anlattığı hikâyeler, sahadaki korkunç şartları gözler önüne seriyor.

BM STOKLARI TÜKENİYOR

Gıda tedarikini bölgedeki yardım kuruluşları üstlense de Gazze’ye yardım girişleri tamamen durduğu için stoklardaki gıdalar da günden güne eriyor. Geçen cuma günü “kalan son gıda stoklarını” mutfaklara gönderdiğini duyuran Birleşmiş Milletler’e bağlı Dünya Gıda Programı (WFP) önümüzdeki günlerde tüm gıdalarının biteceğini öngörüyor. Yardım kuruluşlarının günlük yemek tedariki şu an bile ihtiyacın çok ama çok gerisinde. Bunu bilen Gazzeliler bir kap yemek bulabilmek için güneş doğarken bu mutfakların önünde uzun sıralar oluşturuyor.

‘AÇLIKTAN ÖLECEĞİZ’

Henüz 10 yaşındaki Yusuf el-Neccar da bu sırada bekleyenler arasında. İnsanların sıralarını kaçırma korkusuyla birbirini itip kaktığını ve küçük çocukların yere düştüğünü anlatan 10 yaşındaki Yusuf’un babası savaşta ölmüş. Annesi ve kız kardeşiyle savaş koşullarında hayatta kalmaya çalışan Yusuf, “Bazen kaosun içinde tencerem elimden kayıyor ve yemek yere dökülüyor. Eve eli boş dönüyorum... ve bu acı açlıktan daha kötü” sözleriyle çocukluğunun mahkûm edildiği kıyameti özetliyor. Yerinden edilmiş bir Gazzeli olan Muhammed Ebu Sanad da çocuklarına bir kap yemek götürebilmek için saatlerce sırada beklediğini anlatıyor. “Çocukların yemesi için bir tabak pilav almak için beş saatten fazla bekledim” diyen Sana’nın “Hiçbir gelirim yok ve ücretsiz mutfaktan yiyecek alırsak, yeriz. Alamazsak, açlıktan ölürüz” sözleri bölgenin insani yardıma olan kritik ihtiyacına dikkat çekiyor.

‘ÖLMEYİ DİLEDİM’

Gazze’nin merkezindeki Nuseyrat’ta bulunan evi İsrail’in hava saldırısında yıkılan 42 yaşındaki Aida Abu Rayala da bölgede hiçbir gıda malzemesine erişim olmadığını söylüyor. Bazen saatlerce beklemelerine rağmen yiyecek bulamadıklarını söyleyen Rayala, bugünlerden birini anlatırken, “Eve boş ellerimle gittim. Çocuklarım ağladı... ve o an, onları tekrar aç görmektense ölmeyi diledim” ifadelerini kullanıyor. Rayala, “Yarın erken gitmeye çalışacağım, umarım bir kap pilav alırım. Tek istediğimiz onurlu bir şekilde yaşamak” diyor.

AÇLIK HER ŞEYİN ÖNÜNE GEÇİYOR

52 yaşındaki Fatin el Madhun, 13 gönüllü aşçıyla birlikte bir aşevinde yemek pişiriyor. “Bazen 500 kişilik hazırlıyoruz, 600 kişi geliyor. İhtiyaç çok fazla. Sınır kapalı kaldıkça ihtiyaç artıyor” diyor. Un stoğunun tükenmesi nedeniyle fırınlar kapanırken temel sebze, meyve lükse dönüşmüş durumda. Aşevleri ise binlerce kişi için tek gıda kaynağı. Han Yunus’ta yaşayan Alaa Abu Amira (28) “Birkaç dakika gecikseniz yemek kalmıyor. Kalabalık, birbirini itiyor, düşüyor” diyor. Genellikle mutfaklarda nohut, fasulye ve pilavdan oluşan öğünler dağıtılıyor. Ebu Amira, “Midemiz zor kaldırıyor. Ama başka ne seçeneğimiz var ki? Açlık her şeyin önüne geçiyor” diyor.

GAZZE’DEKİ KITLIK ADALET DİVANI’NDA

İsrail yaklaşık iki aydır Gazze Şeridi’ne bütün insani yardım girişlerini engellerken Uluslararası Adalet Divanı (UAD), İsrail’in Birleşmiş Milletler (BM) Filistin ajansı UNRWA’ya yönelik kısıtlamalarının hukuki sonuçlarını değerlendiren duruşmalarına dün başladı. Hollanda’nın idari başkenti Lahey’deki Barış Sarayı’nda 5 gün boyunca sürmesi beklenen duruşmada ilk gün sunumlarını BM ve Filistin yaptı. Sunumlarda “İsrail’in açlığı Filistin’e karşı bir silah olarak kullanarak uluslararası hukuku ihlal ettiği” vurgulandı.

HUKUKA MEYDAN OKUYOR

Duruşmada Filistin adına konuşan isimlerden biri olan Büyükelçi Ammar Hicazi, İsrail’in Gazze’ye insani yardımları engelleyerek “insan yapımı bir felakete” neden olduğunu vurguladı ve “Açlık Gazze’de. İnsani yardım bir savaş silahı olarak kullanılıyor” dedi. Büyükelçi, UAD’nin, Gazze’ye insani yardımların engelsiz şekilde girmesi yönünde daha önce yayınladığı geçici tedbirlerin de İsrail tarafından uygulanmadığını hatırlatarak Tel Aviv hükümetinin “hukukun üstünlüğüne meydan okuyan” tavrına vurguladı. Hicazi, her 10 Gazzeli’den 9’unun güvenli içme suyuna erişiminin olmadığını ve 2 Mart’tan beri insani yardımın ulaşmadığı bölgede uluslararası yardım kuruluşlarının depolarının boşaldığını dile getirdi.

2 MAYIS’TA BİTECEK

İsrail kabinesinin Ekim 2024’te UNRWA’nın faaliyetlerini kısıtlayan yasaları kabul etmesi ve Ocak 2025’te Doğu Kudüs’teki UNRWA faaliyetlerini sonlandırmasına ilişkin duruşmalarda; 39 ülkenin yanı sıra Arap Ligi, İslam İşbirliği Teşkilatı ve Afrika Birliği sunum yapacak. Yazılı beyanda bulunan İsrail, sözlü duruşmalarda yer almayacak. Karar sürecinin 4 ila 6 ay sürmesi beklenirken danışma görüşünün bir bağlayıcılığı olmayacak. Ancak UAD’nin UNRWA’ya yasağın kaldırılması yönünde görüş bildirmesi durumunda, İsrail’in uluslararası mahkemelerde karşı karşıya olduğu baskı artacak. Bu arada İsrailli Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer, 7 Ekim 2023’ten bu yana 52 binden fazla Filistinlinin ölümüne neden olan Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıları 12 ay daha sürdüreceklerini duyurdu.

TÜRKİYE’NİN SUNUMUNU NUH YILMAZ YAPACAK

Uluslararası Adalet Divanı’ndaki (UAD) duruşmada Türkiye, üst düzeyde, bakan yardımcısı ile temsil edilecek. Türkiye’nin yazılı beyanına ilişkin sunumunu yarın Dışişleri Bakan Yardımcısı Nuh Yılmaz yapacak. Ankara, İsrail’in uluslararası hukuktan kaynaklanan yükümlülüklerini ısrarla yerine getirmemesinin ihlal teşkil ettiği; yardımların engellenmesi, BM tesislerinin hedef alınması ve personelin taciz edilmesinin uluslararası hukuk düzeninin dayandığı temelleri de zedelediğine vurgu yapacak. Ankara’nın Şubat ayında UAD’ye sunduğu yazılı beyanında üç temel nokta vurgulandı. İlk başlık, “Birleşmiş Milletler’e (BM) üye devletlerin sorumlulukları”. Burada üye devletlerin anlaşmazlıkları barışçıl çözmesi şartına vurgu yapıldı. İkinci vurgu ise İsrail’de faaliyetlerini yürütemeyen hatta saldırıya uğrayan BM’ye bağlı kuruluşlara sorumluluğuyla ilgili. BM’nin Filistin’e yardım kuruluşu UNRWA’nın İsrail tarafından yasaklanmasının hukuki olmadığının altı çizildi.

#ESHAHABER.COM.TR #haber #gündem #sondakika #news #press #worldnews
Editor : Eshahaber
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ