Netanyahu’nun kardeşinden pişkin açıklama! “Müslümanlar kafirlere zulmetti”

Haber7

İsrail Gazze halkına yönelik vahşi soykırımına devam ederken Başbakan Binyamin Netanyahu'nun kardeşi doktor ve yazar Iddo Netanyahu'dan İsrail'in Filistin ve İran'daki saldırılarına yönelik "aklama" yazısı geldi. İsrail Maariv gazetesinde yer alan yazıda Batının artık İran ve Filistin konusunda "gözünün açıldığını" iddia eden Iddo, 7 Ekim'in milat olduğunu söyledi. 

7 Ekim 2023’te başlayan Aksa Tufanı Operasyonu’nu tek yönlü haksız bir saldırı gibi nitelendiren Netanyahu,“Hamas militanlarının o gün sergilediği vahşetin şiddeti, katliamlarının boyutu, bizim erkeklerimize, kadınlarımıza, çocuklarımıza, yaşlılarımıza karşı yaptıkları korkunç zulüm – tüm bunlar, on binlerce, belki yüzbinlerce benzer olayın bir araya gelmediği koşullarda başaramadığı şeyi başardı. Görülüyor ki birçok insan için, şok edici cinayetler eğer damla damla yerine bir kerede, kitlesel şekilde gelirse, etkileri çok daha derin ve kalıcı oluyor.” ifadesini kullandı.

“GAZZE’DE YAŞAYANLAR BİZİ YOK ETMEK İSTİYOR”

İsrail’in Gazze halkına yönelik soykırımı binlerce masum sivilin ölümüne yol açarken Filistin direniş örgütlerini karalayan İddo Netanyahu, Gazze halkının Yahudileri yok etmek istediğini şu sözlerle savundu:

 “7 Ekim’in dehşeti ayrıca şunu da açığa çıkardı: Sadece Hamas gibi örgütler değil, Gazze’de yaşayanların büyük çoğunluğu da bizi yok etmeyi arzuluyor; bu halkın en büyük arzusu bizim yok olmamız; ve bizim herhangi bir tavizimiz onların bu arzularını değiştirmeyecek.”

Iddo Netanyahu yazısında sadece İsrail’in Filistin’e yönelik soykırımını aklamakla kalmadı. İran’a yönelik saldırıların sebebinin arkasında İran’ın İsrail’e nükleer atom bombası atma planı olduğunu iddia etti. Abisi Binyamin Netanyahu'yu kahraman ilan ederek "7 Ekim’den önce İran’ın nükleerleşmesinin varoluşsal bir tehdit olmadığına inanan birçok kişi, Hamas’ın katliamından sonra artık bunun bir gerçek olabileceğini, bunun 1.200 değil, 1.200.000 ve üzeri insanı öldürebileceğini fark etti. Hatta rasyonalist gözüken muhalifler bile (itiraf etmeseler de) yıllardır Netanyahu’nun sadece politik olarak kendini güçlendirmek için korku yaydığı yanılgısına kapılırken; gerçekte bu uyarılarının halkı ve dünyayı büyük bir tehlikeye karşı uyandırma amacı taşıdığını anladılar." dedi.

“7 EKİM OLMASAYDI İRAN SAVAŞI FARKLI OLURDU”

İran'ın nükleer gücünün sadece İsrail için değil ABD ve diğer Batı ülkeleri için de tehdit oluşturduğunu söyleyen Netanyahu, "Artık İran’ın “Amerika büyük şeytandır, üstü kapatılmalı” söylemini dehşetle dinliyorlar. İran’ın New York’a ulaşabilen balistik füzelere nükleer başlık yerleştirebileceğini; Amerika’dan teslim olmalarını isteyeceğini; eğer karşı çıkılırsa Washington ya da New York’u vurabileceğini ciddiye alıyorlar. Bu ihtimal tamamen gerçek ve yakın görünüyor. İşte bu yüzden Amerika, savaşın son gününde İran’a saldırdı. Ve işte bu yüzden Alman Dışişleri Bakanı dedi ki: “İsrail bizim kirli işimizi yapıyor.” Bu algının ne kadar yerleşeceğini bilemeyiz. Ama 7 Ekim olmasaydı, İran’la yaşadığımız savaş bu şekilde gelişmezdi. Çünkü biz – güvenlik kurumlarımızla birlikte – beklemenin doğru olmadığına, düşmana tereddütsüz saldırmanın gerekliliğine karar verdik. Ve çünkü Amerika – en azından Amerika, belki başka Batı ülkeleri – bu tehdidin kendi varlığı için de gerçek ve yıkıcı olduğunu kavradı." açıklamasında bulundu.

İSLAM TARİHİNİ İTİBARSIZLAŞTIRDI

Siyonist İsrail devletinin Filistin'de binlerce Müslümanı katlettiği gerçeğini göz ardı eden Netanyahu, yazısını İslam tarihinin bir "kasıtlı zulüm tarihi" olduğu karalamasıyla bitirdi:

“Geçmişe müslümanların "kâfir" halklara yönelik fetihlerinde, Müslümanlar 1400 yıldan uzun bir süre önce bu hedefi gerçekleştirmek için Suudi Arabistan'a doğru yola çıktıklarından beri, kâfir halklara karşı kasıtlı olarak zulüm uygulayarak onlarda büyük bir korku uyandırıp her türlü mücadele ve direniş ruhunu bastırdılar. Modern zamanlarda da aynısını yapıyorlar. Ancak her zaman başarılı olamıyorlar. Artık anladıkları gibi, eylemlerine verilen tepkiler beklediklerinin tam tersi olabiliyor.”

Kaynak: HABER7.COM