Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda açıklamalarda bulundu.
Hatimoğulları konuşmasına, Kocaeli'de 3'ü çocuk 6 kadın işçinin yangında hayatını kaybetmesine ilişkin, "Bize iş kazası diye yutturmaya çalışıyorlar. Bu yangın kahrolası sistemin acımasızca insanların emeğinin nasıl hiçe saydığını gösteriyor." ifadeleriyle başladı.
"TARİHİ FIRSATIN ÖNÜNE SET ÇEKENLER VAR"
'Terörsüz Türkiye' sürecine ilişkin konuşan Hatimoğulları, "Muhalefet barıştan yana, maalesef barıştan yana olmayanlar var. Tarihi fırsatın önüne set çekenler var. İktidar içinde iktidar adına açıktan barış karşıtlığı yapan manşetler görebiliyoruz. Bu manşetler barış adına büyük bir utançtır." dedi.
Hatimoğulları, barışa karşı çıkmanın, "gelecek nesillere karşı işlenmiş tarihi bir suç" olduğunu söyledi.
"BARIŞ STRATEJİSİNİN KONUŞULMASI GEREKEN AŞAMA"
Hatimoğulları, "İkinci aşama, demokratik siyasetin zamanıdır. Bu aşama barış stratejisinin konuşulması gereken bir aşama. Barış stratejisi, silahların gölgesinden tamamen çıkıp demokratik siyasetin ışığına yürümektir. Bu aşama geçilecek en önemli kapının eşiğidir." ifadelerini kullandı.
"BARIŞ İÇİN ISRARLA VERİLEN BİR MÜCADELE VAR"
Tülay Hatimoğulları, açıklamasında şunları kaydetti:
"Muhalefet barıştan yana, maalesef barıştan yana olmayanlar var. Tarihi fırsatın önüne set çekenler var. İktidar içinde iktidar adına açıktan barış karşıtı yapan manşetler görebiliyoruz. Bu manşetler barış adına büyük bir utançtır. Barışa karşı çıkmak gelecek nesillere karşı işlenmiş tarihi bir suçtur. Barış ve Kürt sorununun çözümü kimi siyasi partilerin seçim hesaplarına kurban edilemez. Sayın Öcalan'ın barış için verdiği mücadele, açtığı yollar çok eskiye dayanır. Sayın Öcalan'a karşı toplumda çok farklı duygular var, bunu anlıyoruz, farkındayız. Ama toplum olarak şunu görüyoruz, barış için ısrarla verilen bir mücadele var. Barış bir taktik değil, geçici bir manevra değil, stratejik bir tercihtir. Sayın Öcalan yaklaşık 30 yıl önce yayınlanan röportajında bile halis muhlis Anadolu çocuğuyum diyor.
"KOMİSYON GECİKMEKSİZİN İMRALI'YA GİTMELİ"
1 Ekim 2024'te başlayan süreçte sayın Öcalan'ın kararlılığı çok kritik. İlk günden beri pozitif dil kullandı, tarihi konulara takılmadı, daima sağ duyuyla hareket etti. Sayın Cumhurbaşkanı ne dedi, 'Şu anda İmralı bu konuyla ilgili her türlü desteği verdi, veriyor.' Önemli bir tespit. Sayın Bahçeli ne söyledi? 'Meclis'te kurulan komisyonda seçilecek milletvekillerinin İmralı'ya giderek ilk ağızdan mesajları alması süreci güçlendirecekti.' Son derece önemli bir vurgu. Devletin gittiği yere siyaset neden gitmesin? Siyaset kurumu böylesi tarihi bir meselede neden en aktif şekilde görev almasın ki? Sayın Öcalan gibi bir aktörü atlamak mı, yoksa sürece daha fazla dahil etmek mi? Yanıt belli. Komisyonun sayın Öcalan'ı dinlemesi süreci hızlandıracak ve topluma bir güven verecektir. Önyargılarla yol alınamıyor. Komisyon gecikmeksizin İmralı'ya gitmeli, adada bu görüşmeyi gerçekleştirmelidir."
Kaynak: HABER7.COM
#ESHAHABER.COM.TR #haber #gündem #sondakika #news #press #worldnewsEditor : BİROL ÖZ

