
TBMM Dilekçe Komisyonu ile İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyelerinden Oluşan Karma Alt Komisyonu, Kamu Denetçilerinin 2024 Yıllık Raporu kapsamında faaliyet alanları ile ilgili sunumları dinlemek üzere AK Parti Kilis Milletvekili Ahmet Salih Dal başkanlığında toplandı. Komisyon toplantısında sunum yapan Kamu Denetçisi Fatma Benli Yalçın, 2024 yılında kadın hakları, engelli hakları, sosyal hizmetler, çocuk hakları ve ailenin korunmasına ilişkin başvurular alındığını ve 2 bin 147 tane dosyanın tamamlandığını söyledi. Yalçın, Kamu Denetçiliği Kurumu'nun (KDK) başvurular ile ilgili sorunlara çözümler ürettiğini belirterek, "Örneğin, cezaevlerindeki 60 bin ila 70 bin arasında kişinin ehliyet sorunu var. Biliyorsunuz, 31 Temmuza kadar ehliyetlerin yenilenmesi gerekiyor. Ehliyetleri süresinde yenilemeyenler için idari para cezası tesis edilecek. Cezaevinde bulunan kişilerin de şahsen müracaat etme şansları yok. Bununla ilgili sadece 3 başvuru üzerine yaptığımız çalışmalarda, özellikle de bir uzmanımın üstün gayretleriyle defalarca farklı idarelerle görüşmek suretiyle bu konuda bir genelge çıkarılmasına vesile olduk. Çünkü cezaevlerinde el terminali vasıtasıyla nüfus cüzdanlarının değişmesi mümkün ama ehliyetlerle ilgili bir düzenleme olmadığı için bunu yapamıyorlardı. Yazdığımız yazılarda da bu nedenle idari para cezası verilmemesi gerektiğini, mücbir sebep sayılması gerektiğine ilişkin yazılarımız da olumlu sonuçlanmıyordu ancak Kamu Denetçiliği Kurumunun Meclisten aldığı güçle yaptığı çalışmalar ve idarelerle yaptığı, gerçekleştirdiği çalışmalar neticesi çıkarılan genelgeyle bu sorun çözülmüş oldu." ifadelerini kullandı.
"HGS İLE İLGİLİ SORUNU ÇÖZDÜKTEN SONRA AYNI BAŞVURULARI ALMAMAYA BAŞLADIK"
HGS ile ilgili çok fazla başvuru aldıklarını kaydeden Yalçın, "2024 yılında biz HGS ile ilgili başvurulara bakan denetçilik birimiydik. HGS ile ilgili, 'Tebligat Kanunu' nedeniyle bildirimler uzun sürebiliyor. Senede 2,5 milyon civarında idari kayıt olduğu için sürenin uzaması kişinin haberi olmadan dosyaları icraya koyulduğunda, kişi 5 lira ödemesi gerekirken avukatlık ücreti masraflarıyla birlikte 10 katı kadar ücret ödemek zorunda kalabiliyordu. Ayrıca, Fatih Köprüsünde de normalde geçmemesi gereken ama muğlaklık nedeniyle geçen ve hemen ceza tebliğ edilmediği için de, 'Nasılsa benim aracım buradan geçebilir' düşüncesiyle defaten aynı kuralı ihlal eden vatandaşlarımızın başvurularını almaktaydık. Mesela, bununla ilgili tavsiye kararı verdik, idare bununla ilgili daha net düzenlemeler yaptı, şu an o başvuruları almıyoruz. HGS'yle de ilgili 15 günlük süre yerine kademeli bir süre getirilmesi gerektiğine ilişkin kapsamlı bir karar tesis ettik. Aynı zamanda, özellikle icraya konulmadan önce yazılı mesaj ve mail yoluyla vatandaşın bilgilendirilmesi gerektiğini ifade eden hususları kararımızda derç ettik ve yasa koyucumuz takdir etti, bizim kararımızdaki sanırım 5-6 cümlelik aynı karar yasalaştı. Bunun yasalaşmasıyla sorun çözülmüş oldu. Biz aynı başvuruları almamaya başladık." diye konuştu.
"RİSK GRUBU YÜKSEK OLAN ÇOCUKLARA DAHA FAZLA DİKKAT EDİLMESİ İÇİN ÖN MUTABAKATA VARDIK"
Yalçın, bir bakanlığın Milli Parklara girişte HGS uygulamasını başlattığını ancak vatandaşların giriş bölümünde ücret ödeme alışkanlığı nedeniyle HGS bakiyesinin yetersiz kaldığını ve bu nedenle ilgili bakanlık ile görüştüklerini ifade etti. Yalçın çocuklar ile ilgili ise "Yapılan araştırmalar bir risk grubundaki çocukların ileride suç işleme oranının diğerlerine nazaran 11 kat daha fazla olduğunu gösteriyor. Bu bilgiler bir bakanlıkta ama o bakanlık çocukla ilgili herhangi bir çalışma yapan bir bakanlık değil. Biz bu durumu tespit ettiğimizde ilgili verileri çocukla çalışma yapan Milli Eğitim Bakanlığımız, Gençlik Bakanlığımız gibi yetkililerle paylaşarak çalışmadan bahsettik. Dolayısıyla risk grubunda olan bu çocuklara daha fazla dikkat edilmesi, daha fazla çalışma yapılması gerektiği yönünde bir ön mutabakata vardık. Hatta şu an pilot ilçelerde çalışmaya başlanacak. Kamu Denetçiliği Kurumu anayasal bir kurum olduğu için sorunları tespit etme, öyleyse o idarelerle daha rahat iletişim içerisinde bulunma imkanına sahip ki, İçişleri Bakanı, Bakan Yardımcımız, Göç İdaresi, Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü, AFAD, Dışişleri Bakan Yardımcılarımız, genel müdürler, Aile Bakanımız başta olmak üzere pek çok idareyle yapılan başvurulardan hareketle görüşmeler gerçekleştirdik ve onlara başvurularda gördüğümüz sorunları aktararak daha geniş genelge, yazı ya da uygulama değişikliği şeklinde, çalışmalar gerçekleştirilmesi gerektiği yönünde bilgilendirmeler yaptı." değerlendirmesinde bulundu.
"DOSTANE ÇÖZÜM KARARLARIMIZI ÇOK FAZLA ÖNEMSİYORUM"
Kamu Denetçiliği Kurumu'nun Meclis'ten aldığı güçle kısa bir süre içerisinde kuruma yapılan başvuruların yüzde 20'sinin 2 aydan kısa bir süre içerisinde çözüldüğüne değinen Yalçın, "Örneğin, kişi akşam karanlığında özel bir şahsın arazisine girip arabası çukura düştüğü için tazminat talep edebiliyor. Biliyorsunuz, tazminat, kusur, zarar ve illiyet bağını gerektiren bir durum. Zaten burada idarenin kusurlu bir durumu yok. Burada incelenemezlik kararı versek bile mevzuatımız gereği, örneğin, valiyi arayıp, 'Bu vatandaşımız o çukura düşmüş, bir başka vatandaşımız da aynı hataya düşüp oradan geçebilir ve daha vahim sonuçlara sebebiyet verir' şeklinde onları bilgilendirebiliyoruz. Bu anlamda, dostane çözüm kararlarımızı çok fazla önemsiyorum. Sadece dediğim gibi, dostane çözüm kararlarımızda en önemli konu, hakkaniyete uygun oluyor." dedi. Yalçın ayrıca 10 yıldır çocuklardan başvuru alan ilk ve tek kurum olduklarını ve çocuklar ile ilgili özel çalışmalar yürüttüklerini söyledi.
"2024 VE 2025 YILLARINDA BAĞLANAN SSK EMEKLİ AYLIKLARI ARASINDA ÇİDDİ FARKLILIKLAR OLUŞUYOR"
Ardından Kamu Denetçisi Abdullah Cengiz Makas söz aldı. Makas, çalışma ve sosyal güvenlik alanında toplamda bin 39 başvurunun yapıldığını aktardı ve istatistikleri paylaştı. Makas, sunumunda "Yüksek hoşgörünüze sığınarak bize çok başvuru geleceğini düşündüğümüz ama önceden gördüğümüz bir sorunu da arz etmek isterim. 2024 ve 2025 yıllarında bağlanan SSK emekli aylıkları arasındaki farklılıklar. Bunun da önümüzdeki dönemde bizim önümüze bir sorun olarak geleceğini ve size de belki yansıyacağını düşünüyoruz. Bu da çok önemli bir konu çünkü emekli aylıklarının hesaplanması tabii çok teknik ve çok karmaşık bir şey çünkü prim gün sayısı, yaş ve sigortalılık süresi gibi faktörler var, o faktörlere göre hesaplanıyor. Malumunuz, 1999 ve 2008 yıllarında çok radikal değişiklikler oldu özellikle sosyal güvenlik alanında, bunların da etkisi var, onlar da yeni faktörleri ekledi, faktörler çeşitlendi. Dolayısıyla, aylıkları hesaplamada da çok karmaşık bir hal aldı. Bu, özellikle enflasyonun çok yüksek olduğu dönemler ile enflasyonun düşük olduğu dönemlerde yani yıllar arasında enflasyondaki böyle dalgalanma ve aralık çok yüksek olduğunda bu, aynı prim sayısı, aynı yaş, aynı faktörlerle hesaplanan emeklilik aylıklarında ciddi farklılıklar oluşturuyor; bu da bir sorun. Dolayısıyla, mesela, 2024'te emekli olanla, aynı özelliklerle, aynı prim sayısında 2025'te emekli olanların arasında ciddi bir maaş farkı var." ifadelerini kullandı.
Makas, kuruma 1-2 başvurunun geldiğini ancak önümüzdeki günlerde konuyla ilgili daha fazla başvuru beklediklerini ifade etti ve sorunun kanunlarda yapılabilecek değişikliklerle çözülebileceğini dile getirdi.
Kaynak: HABER7.COM
#ESHAHABER.COM.TR #haber #gündem #sondakika #news #press #worldnewsEditor : Eshahaber