Ekonomi

Türkiye-Japonya hattında yeni dönem: Savunma sanayi merkezde

Ekonomi - Japonya Savunma Bakanı Gen Nakatani'nin Türkiye temasları Japonya'da ses getirdi. Japonya'nın gündeminde Türkiye'den İHA alımının olduğu belirtildi.

Türkiye-Japonya hattında yeni dönem: Savunma sanayi merkezde
22-08-2025 15:17
Google News

Japonya Savunma Bakanı Gen Nakata'nin Türkiye'ye yaptığı ziyaret, Japon basınında geniş yankı buldu. Japon kamu yayıncısı NHK'da yer alan haberde Nakatani'nin Türk mevkidaşı Yaşar Güler ile yaptığı görüşmeye dikkat çekilerek, "Nakatani, ülkesinin Türkiye'den İHA alma ihtimali üzerine ikili görüşmelere başlayacağını açıkladı" ifadeleri kullanıldı.

TUSAŞ VE BAYKAR'A ZİYARET

Nakatani'nin Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TUSAŞ) ve Baykar'ı da ziyaret ettiği hatırlatılarak, "Nakatani, gazetecilere yaptığı açıklamada, Japonya'nın Türkiye'nin insansız hava araçlarına duyduğu ilgiyi muhatapları ile paylaştığını söyledi. Nakatani, işbirliği ihtimalini ele almak üzere çalışma düzeyinde görüşmeler başlatma konusunda mutabık kaldıklarını ifade etti" denildi.

Türkiye ile Japonya arasında savunma sanayii odaklı yeni bir iş birliği süreci başlıyor. Japonya Savunma Bakanı Gen Nakatani’nin Türkiye’ye yaptığı resmi ziyaret, iki ülke arasındaki ilişkilerde yeni bir sayfa olarak görülüyor. Ziyaret, aynı zamanda Japonya’dan Türkiye’ye savunma bakanı düzeyinde gerçekleşen ilk temas olma özelliğini taşıyor.

Kurumlar arası diyalog için mutabakat

Ankara’daki görüşmelerde Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ile Gen Nakatani arasında önemli bir mutabakata varıldı. Buna göre, iki ülke savunma sanayii alanında kurumlar arası diyalog mekanizması kuracak ve iş birliğini genişletecek.

Uzmanlara göre mutabakatın yalnızca belirli ürünlere odaklanması eksik bir bakış olur. Zira Türk savunma sanayiinin en bilinen ürünleri arasında yer alan SİHA’ların ötesinde, farklı alanlarda da iş birliği potansiyeli bulunuyor.

“Japon heyet üst düzey isimlerden oluştu”

Savunma ve Denizcilik Uzmanı Kozan Selçuk Erkan, Japon heyetin profiline dikkat çekerek şu değerlendirmeyi yaptı:
“Gelen ekibe bakıldığında niyet göstergesinin ötesinde bir tablo ortaya çıkıyor. Japonlar sadece Savunma Bakanı ile değil, aynı zamanda satın alma süreçlerinde etkili teknik heyetle geldi. Bu, ziyaretin salt keşif temasının ötesinde olduğunu gösteriyor.”

Olası iş birliği alanları

Japon heyetin temasları kapsamında TUSAŞ tesisleri, İstanbul Tersanesi Komutanlığı ve Baykar ziyaret edildi. Erkan, özellikle AKSUNGUR SİHA’nın Japonya açısından uygun bir platform olabileceğini belirtiyor. Uzun süre yüksek irtifalarda görev yapabilen bu sistemin, Japonya’nın coğrafi koşulları için değerli bir keşif ve istihbarat kapasitesi sunduğu vurgulanıyor.

Bir diğer ihtiyacın ise jet eğitim uçağı olduğuna işaret ediliyor. Japonya’nın envanterindeki Kawasaki T-4 uçaklarının 1988’den bu yana kullanıldığı ve artık yaşlandığı biliniyor. Bu noktada Türkiye’nin geliştirdiği HÜRJET dikkat çekiyor. Erkan, Japonya’nın yakın zamanda Mitsubishi üzerinden benzer bir konsept çalışmasına başladığını hatırlatıyor ve şu değerlendirmeyi yapıyor:
“Belki de o kadar bekleyecek zamanları yoktur. Eğer hal böyleyse HÜRJET’e yönelmeleri sürpriz olmaz.”

Türk SİHA’larına yeniden ilgi

Japon heyetin İstanbul Tersanesi Komutanlığı ziyaretinde de öne çıkan konu SİHA’lar oldu. Erkan, Japonya’nın Türk SİHA’larına ilgisinin yeni olmadığını hatırlatıyor:
“Yıllar önce Bayraktar TB-2 Japonların gündemine girdi. Ancak o dönemde hükümet bunu öncelikli görmedi, bütçe başka alanlara aktarıldı. Bugün ise tablo farklı. 670 milyon dolara yakın bir bütçeleri var. TB-2 hâlâ değerli ama artık TB-3 de devreye girdi. Japonya uçak gemisine dönüştürdüğü gemilerinde kullanabileceği tek SİHA olarak Bayraktar TB-3’ü değerlendiriyor.”

Stratejik ortaklık ihtimali

Uzmanlar, iş birliğinin yalnızca ürün alımıyla sınırlı kalmayacağı, iki ülkenin ilişkilerini stratejik bir düzeye taşıyabileceği görüşünde. Erkan, bu ihtimali şöyle özetliyor:
“Japonya, yüksek teknoloji denildiğinde akla ilk gelen ülkelerden. Özellikle üretim tezgahlarında Türkiye’ye alan açabilirler. Bazen üretim için Japon üreticilerin izni gerekebiliyor. Bu tür kritik hususlarda iş birliği derinleşirse, Türkiye ile Japonya arasında uzun süredir hedeflenen üst düzey ortaklık somutlaşabilir. Böyle bir senaryoda her iki tarafın da eli güçlenir.”